Ay sonunda böyle bir yayın paylaşacağımdan elimden geldiğince fazla kitap okumaya çalıştım, ve bunu başardım! - Burada alkış sesleri yükseliyor-
Bu ay sekiz kitap okudum. Tamam itiraf ediyorum; ince kitaplardı. -Alkış sesleri yerini kınayıcı mırıldanmalara bırakıyor- Ama benim okumaktan daha çok zevk aldığım türden kitaplar okudum ve onlar da belli bir kalınlıkta oluyor genelde.
Burada kitapların uzun uzun konularından bahsetmeyeceğim sadece ayrıntıya inmeden neyi sevip sevmediğimi, kaç puan verdiğimi yazacağım yanlarına. Zaten çok beğendiğim, tavsiye ettiğim kitapların yorumunu ayrı şekilde gireceğim ki bir kısmını girdim zaten.
(''Cehennem'' kitabını yani Provıdence üçlemesini okumak isteyeniniz varsa, kitabın yorumu atlayın isterseniz. Kitabı okuyacaklar için çok büyük bir şey söylediğimi düşünmüyorum ama rahatsız olanlar olabilir.)
- Jennıfer E. Smıth - Hayallerim Sen Ve Ben 2/5 Lucy ve Owen bir gün tüm şehirde elektriklerin kesilmesiyle yaşadıkları apartmanın asansöründe mahsur kalıyorlar, karakterlerimizin tanışması bu şekilde meydana geliyor. Kitap böyle başlayınca ''Kitap boyunca aşk zehirlenmesi yaşayacağım, anladım'' diye düşünsem de durum hiç de sandığım gibi olmadı. Tanıştıkları gecenin ardından, Lucy Avrupa'ya taşınıyor; Owen ise Amerika'nın batısına doğru bir yolculuğa çıkıyor. Yazarın sıradan bir aşk hikayesi yazmama fikri güzeldi ama kitabın yarısına kadar hatta belki daha da fazlasında, karakterin birbirleriyle alakaları yoktu ve ondan sonraki kısımı da beğenmedim açıkçası, her şeyin çok oldu bittiye getirildiğini düşünüyorum. Hal böyle olunca iki puan verdim.
- Andy Weır - Marslı 5/5 Zaten kitap hakkında ayrı bir yazı girmiştim, daha fazla bir şey söylemeyeceğim. Dilerseniz, oradan ayrıntılı yorumuma ulaşabilirsiniz.
- Jamıe McGUIRE - Cehennem 4/5 Provıdence üçlemesinin ikinci kitabı. İlk kitabı kalın olmasına rağmen çok kısa zamanda okuduğumdan, Marslı gibi yoğun bir kitaptan sonra çabucak okuyabileceğimi düşündüğümden kitabı okumaya karar vermiştim. Üçlemeyle ilgili genel sorunum Jared karakterinin ''mükemmel erkek'' olması. Özel bir durumları var anlıyorum ama, insan hiçbir şeye sinirlenmez mi? Gerçekten bunaldım! Ve başka okuyucular tarafından sorun olabilecek bir başka şey ise aksiyon kısmı biraz zayıf. Kitabın ilk yarısını bitirdikten sonra, şöyle üç dört sayfada bir şeyler oluyor ne oluyorsa. Ama kitap boyunca bir şey olacağının sinyalini alıyoruz gibi geliyor bana, o yüzden dert etmedim. İkinci kitabın da ilk kitap gibi ''Gökten üç elma düştü...'' dercesine mutlu bir şekilde bitmesi çok hoşuma gitmedi ama, genel manada sevdiğim bir kitap/üçleme.
- Stefan Zweig- Satranç 5/5 Ayrıntılı yorumu gelecek, çok sevdiğim bir kitap oldu kendisi kesinlikle tavsiye ederim.
- Albert Camus- Düşüş 4/5 Ya ben kitabı tam manasıyla kavrayamadığımdan, mesajı göremediğimden kitap baştan sona mükemmeldi diyemiyorum. Ama öyle yerler, öyle cümleler vardı ki ... Eleştirmek şu aşamada benim haddime değil gibi geliyor ama, beş puan verirsem de çok doğru olmayacağını düşündüğümden dört puan verdim.
- Sabahattin Ali - Kürk Mantolu Madonna 5/5 Sadece ocak ayı içerisinde değil, bütün bir yıl içinde favorim olabilecek bir kitaptı kesinlikle. Detaylı yorumunu girdiğim için çok bir şey söylemiyorum, isterseniz ona da göz atabilirsiniz.
- Franz Kafka - Babaya Mektup 5/5 Bu kitap hakkında söylemek istediğim o kadar çok şey var ki... Beni yadırgayanlar olacaktır belki ama, Kafka'nın en etkilendiğim kitabı şuana kadar Babaya Mektup oldu. Başlarsam susamayacağım, detaylı yorumunu en yakın zamanda girmeyi planlıyorum.
- Virginia Woolf - Dalgalar Kitap için henüz bir değerlendirme yapmadım çünkü hala düşünüyorum. Çok etkilendiğim, çokça alıntı yaptığım ama bazı yerlerinde de sıkıldığım bir kitaptı. Bunun sebebini anlamaya çalışıyorum o yüzden ne söylersem söyleyeyim yanlış olacak
Uzun uzun yorum yapmayacak, sadece verdiğim puanları söyleyecektim değil mi? Susamıyorum arkadaşlar, susamıyorum! Eğer buraya kadar okuduysanız gerçekten çok ama çok teşekkür ediyorum.
Kitap okumaya bol zamanınızın olması dileğiyle, kendinize iyi bakın!